Aşı olmayan işten çıkarılabilir mi yahut aşı olmayan işçi işten çıkarılabilir mi sorusu iş hukukunu açısından son derece önemlidir. Bu makalemizde aşı olmayan işe alınmayacak mı endişesini taşıyan çalışanların dikkat etmesi gereken hukuki konulara değineceğiz.
1. AŞI OLMAYAN PERSONELİN İŞTEN ÇIKARILMASININ HUKUKİ ALT YAPISI
Aşı olmayan işten çıkarılabilir mi soruna cevap verebilmek için öncelikle kısaca konunun hukuki alt yapısına değinmek gerekecektir. Kişiler mevzuat hükümlerine göre hangi hallerde aşı olmak zorundadır yahut covid aşısı olmak kanunen zorunlu mudur sorularına öncelikle yanıt aramak son derece önemlidir.
A. UMUMİ HIFZISIHHA KANUNU
Aşı olmayan personelin işten çıkarılmasının İş Kanunu açısından en büyük dayanağı haklı sebeple fesih halleri arasında sayılan sağlık sebepleri akla gelmektedir. Ancak bu hususa değinmeden evvel 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’na değinmek icap edecektir.
Bu kanun m.57 hükmüne göre kolera, veba, lekeli humma, karahumma, çiçek, difteri, uyku hastalığı, dizanteri, lohusa humması (Hummai nifası) ruam, kızıl, şarbon, felci tıfli, kızamık, cüzam, hummai racia ve malta humması hastalıklarından biri zuhur eder veya bunların birinden şüphe edilir bu kanunda zikredilen kimseler vak’ayı haber vermek zorundadırlar.
Aynı kanunun m.72 hükmünde ise yukarıda sayılan hastalıkların birinin vuku bulması durumunda aşı tatbik olunabileceği ifade edilmektedir.
Dikkatli okununca da anlaşılacağı üzere söz konusu madde hükümlerinde Covid benzeri türde bir hastalıktan bahsedilmemektedir. Nitekim bu hastalık türünden bahsedilmemesi yetkililere aşı yapma yetkisi vermediğinden şu aşamada aşı olma zorunluluğu bulunmamaktadır.
B. AŞI ZORUNLULUĞUNA İLİŞKİN DİĞER ARGÜMANLAR
Her ne kadar Umumi Hıfzısıhha Kanununda yetkililere aşı yapma yetkisi verilmemiş olsa da bu durum kısa süre içerisinde değişebilir. Özellikle Covid ve Sars türü virüslerin giderek tehlikeli hale gelmesi bu durumun en önemli nedenleri arasında gösterilmektedir.
Ancak bu durumun yanı sıra idare bu kanun dışındaki mevzuat hükümlerinde bazı değişikliklere giderek sınırlı bir zorunluluk getirebilirler. Örneğin aşı olmayanların bazı kamu hizmetlerinden faydalanamayacağı yönünde bir kanun hükmü çıkarılabilir.
Bunun yanında bazı işletmeler de sırf kendi takdirinde olmak üzere aşı olmayanlara bazı hizmetlerin verilmesini kısıtlayabilir yahut bu hizmetleri tamamen ortadan kaldırabilir. Aşı olmayanların hava yolları hizmetlerinden alıkonulması buna verilebilecek örneklerden biridir.
Tabi ki bu kısıtlamaların da hukuki niteliği tartışmalıdır. Önemle belirtmek gerekir ki kişi özgürlüğünü haklı bir gerekçe ve kanun hükmü kısıtlayan düzenlemelere şüpheyle yaklaşmak gerekmektedir.
Bu açıdan düşünüldüğünde konu önemsiz gibi görülse de toplum sağlığı açısından getirilen bir kanun hükmünün devreye girmesi durumunda durum farklılık arz eder hale gelebilecektir.
Burada artık bir kanun hükmünün ve toplumsal faydanın olduğu ortadayken bireysel hakların bir ölçüde kısıtlanabileceği unutulmamalıdır. Ancak bu halde de kanun hükmünün sınırları ve içeriğine bakmak icap eder. Zira alenen insan hak ve özgürlüklerine aykırı bir hükmü kabul etmek de hukuka aykırılık teşkil etmektedir.
Netice itibariyle meri hukukumuzda Covid-19 aşısına ilişkin bir uygulama zorunluluğu bulunmamaktadır.
2. AŞI OLMAYAN İŞTEN ÇIKARILABİLİR Mİ?
Aşı olmayan personelin işten çıkarılmasını geçerli sebeple fesih ve haklı sebeple fesih olmak üzere iki açıdan incelemek gerekmektedir. Zira yukarıdaki örnekte olduğu gibi henüz Covid-19 aşısı nezdinde iş kanununa eklenen bir hüküm bulunmamaktadır.
A. AŞI OLMAYAN ÇALIŞAN AÇISINDAN İŞVERENİN HAKLI SEBEPLE İŞ SÖZLEŞMESİNİ FESHİ
İş Kanunu hükümlerine göre aşı olmayan personelin haklı sebeple işten çıkarılabilmesi için m.25 hükümlerinden birine dayanması gerekmektedir. Bu hükümlere dayanmadan iş sözleşmesi haklı sebeple feshedilemez.
İş Kanunu m.25 hükümlerine göre çalışanın iş sözleşmesi; sağlık sebepleri, ahlak ve iyiniyet kurallarına aykırılık ile zorlayıcı sebeplerden biri halinde feshedilebilir. Başta sağlık sebepleri olmak üzere diğer hükümler incelendiğinde aşı zorunluluğuna ilişkin herhangi bir düzenlemeye gidilmediği görülecektir.
Ancak sağlık sebebiyle fesih hali incelendiğinde işçinin kendi kastıyla hastalanması ve üç iş günü üst üste işe gelememesi hali ile işçinin yakalandığı hastalığın tedavi edilemeyecek nitelikte olması ve bu hastalığın işyeri açısından tehlike arz etmesi halinin düzenlendiği görülecektir.
Covid-19 vakası bu hallerden hiçbirine girmemektedir. İşverenin ahlak ve iyiniyet kurallarına aykırılık ile zorlayıcı sebeplerden birine dayanarak iş akdini haklı sebeple feshetmesi de şu aşamada mümkün görünmemektedir.
Sonuç olarak işverenin Covid-19 aşısı olmayan bir çalışanın iş sözleşmesini haklı sebeple feshetmesinin kanuni bir dayanağı bulunmamaktadır. Ancak yapılacak bir düzenlemeyle bu husus hızlı bir şekilde değiştirilebilir.
B. AŞI OLMAYAN ÇALIŞAN AÇISINDAN İŞVERENİN GEÇERLİ SEBEPLE İŞ SÖZLEŞMESİNİ FESHİ
İş Kanununda sayılan geçerli sebep halleri sınırlı sayıda sayılmamıştır. Bu hüküm dikkate alındığında işveren personelden savunma alarak ve ihbar süresi verip iş arama izni de vererek süreci sonlandırabilir.
Bir iş yeri için covid-19 aşının olunması gerçekten elzem olabilir. Bu durumda işveren bu hakkını kullanmak isteyebilir.