Performans Düşüklüğü Nedeniyle İş Akdinin Feshi

Performans düşüklüğü nedeniyle iş akdinin feshi, işverenin sıklıkla tazminat ödemek zorunda kaldığı geçerli fesih sebeplerinden biridir. İşverenin tazminat ödemesinin temel nedeni ise performans düşüklüğü sebebiyle iş akdinin feshinin usule uygun yapılmamasıdır.

İşçi açısından bakıldığında da benzer bir durumla karşılaşmak mümkündür. Zira çalışan performansının hangi ölçülere göre değerlendirildiğini ve bunlardan hangisinin iş akdinin feshine neden olacağını bilmediği takdirde ciddi sorunlar yaşayabilmektedir.

Bu makalemizde performans düşüklüğü nedeniyle işten çıkarma, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı yine performans düşüklüğü nedeniyle savunma alınması ve fesih usulü gibi konulara değineceğiz.

https://www.youtube.com/watch?v=ZQ12QXIKs9c&feature=emb_title

Performans Düşüklüğü Nedeniyle İş Akdinin Feshi Hangi Hallerde mümkündür?

Bir işçinin / çalışanın performans düşüklüğü nedeniyle iş akdinin feshi ancak iş güvencesinin olduğu durumlarda mümkündür. İş güvencesinin olmadığı durumlarda işveren geçerli bir bildirimde bulunarak iş akdini feshedebilecektir. Bu anlamda iş güvencesinin tam olarak anlaşılması gerekmektedir.

4857 sayılı iş kanununa göre işçinin iş güvencesinden yararlanabilmesi için;

• Belirsiz süreli iş sözleşmesiyle çalışması,
• 30 ve daha fazla işçi çalıştıran bir işyerinde çalışması,
• en az 6 (altı) aylık kıdeminin olması,
• işveren vekili olmaması

gerekmektedir. Bu şartları taşıyan bir işçinin iş akdi bir sebebe dayandırılmış olmak zorundadır ki performans düşüklüğü bu sebeplerden birini teşkil etmektedir.

Kısaca özetleyecek olursak işçi / çalışan iş güvencesinden yararlanıyorsa işveren performans düşüklüğü gibi bir sebebe dayanmak zorundadır. Şayet işçi / çalışan iş güvencesinden yararlanmıyorsa bu durumda usule uygun bir bildirimin yapılması yeterli olacaktır.

Performans Düşüklüğü Nedeniyle İş akdinin Feshinde Takip Edilecek Usul

Performans düşüklüğü nedeniyle iş akdinin feshinde usul son derece önemlidir. Hatta denilebilir ki bu fesih şeklinde usul her şeydir. Usule riayet edilmediği takdirde işveren işe iade davasını kaybedebilir ki bu risk işveren için istenmeyen bir durumdur.

Performans düşüklüğü nedeniyle iş akdinin feshinde;

1. Öncelikle işçinin / çalışanın performansının düşüklüğü kesin ve net bir şekilde ispat edilmelidir. Bu durumun ispat edilememesi durumunda işçiyi / çalışanı geçerli sebeple işten çıkarmanın imkanı bulunmamaktadır. Performans düşüklüğünün özellikle Yargıtay’ın koyduğu sınırlar çerçevesinde gerçekleşmesi son derece önemlidir.

2. İşçinin / çalışanın savunmasının alınması önemli bir usul kuralıdır. Savunması alınmayan ve gerekli ihtarat yapılmayan işçinin / çalışanın iş akdi performans düşüklüğü nedeniyle feshedilemez.

3. Performans düşüklüğü nedeniyle işten çıkarma son çaredir. Bu anlamda işçiyi / çalışanı işten çıkarmadan önce tüm yöntemlerin denenmesi icap etmektedir. Örneğin çalışana eğitim verilmesi gerekiyorsa bu husus kendisine önerilmeli ve başkaca seçenekler de sunulmalıdır.

4. İşçinin / çalışanın performans düşüklüğü nedeniyle ihtar edilmesi gerekmektedir. Burada çekilmesi gereken ihtarnamede özellikle hangi sebeple iş akdinin feshedildiğine açık ve kesin bir şekilde yer verilmelidir. Aksi takdirde yapılan fesih geçersiz olacaktır.

Performans Düşüklüğü Nedeniyle Fesih Tazminatı

Performans düşüklüğü nedeniyle işten çıkarılma söz konusu olduğunda tüm usul kurallarının takip edilmesi son derece önem arz etmektedir. Özellikle performans düşüklüğü nedeniyle iş akdinin feshi yazısı açık ve net olmalı ayrıca gerekli deliller önceden hazırlanmalıdır. Aksi takdirde işveren iş güvencesi tazminatı ve diğer kalemleri ödemek zorunda kalabilir.

Ayrıca işveren performans düşüklüğü nedeniyle tazminatsız çıkış verilmesi mümkün değildir. Zira işveren işçinin kıdem tazminatı ve diğer alacaklarını ödemek zorundadır. İşçinin kıdem tazminatının ayrıca ihbar sürelerine uyulmamışsa ihbar tazminatının ödenmesi şarttır.

Özellikle performans düşüklüğü işten çıkarmada Yargıtay daha yüksek tutarlarda iş güvencesi tazminatına hükmedebilmektedir. Performans düşüklüğü nedeniyle iş akdinin feshi konusunda sorun yaşamamanız için bir iş hukuku avukatıyla iletişime geçmenizi önermekteyiz.

Avukat Ali Selim

Hukuk eğitimimi Marmara Üniversitesi'nde tamamladım. Avukatlık stajımı İstanbul Barosu'nda yaparak meslek hayatına atıldım. Kariyerim boyunca gerek butik ve yerel düzeyde çalışan gerekse ulusal ve uluslararası şirketlere hizmet veren hukuk bürolarında çalışma imkanım oldu. Burada edindiğim deneyimler neticesinde büyük ve küçük çaplı pek çok hukuki sorunla temas etme şansı yakaladım. İlerleyen süreçte meslek hayatıma özel sektörde devam etme kararı aldım. Sermaye şirketlerinde mesleğimi icra ederken özellikle kurumsal süreçleri yakından izleyerek hukuki danışmanlık alanında kendimi geliştirdim. Buradaki serüvenim boyunca neredeyse her alanda görev alarak pek çok konuda deneyim kazandım. Kariyer hayatım boyunca edindiğim önemli bilgileri ise kayda alarak ve tartışarak kıymetli yayın kuruluşlarında paylaştım. Çalışma alanlarımla ilgili olarak pek çok eğitim, seminer ve sertifika programına katıldım. Sözleşme hukuku, enerji hukuku, şirketler ve ticaret hukuku, iş hukuku, start-up ve girişimcilik hukuku, marka hukuku, birleşme ve devralma işlemleri, kişisel verilerin korunması, yatırım projeleri ve ihale süreçleri gibi pek çok hukuki süreci yakından takip ettim. Geldiğim noktada edindiğim bu profesyonel hukuk deneyimini mesleki anlamda kendini geliştirmek isteyen kişilerle ulaştırmayı hedefliyorum.

all author posts