Sözleşmede İmza Eksikliği

Sözleşmede imza eksikliği, sözleşme yönetimi sürecinde en çok karşılaşılan problemlerin başında gelmektedir. İmza eksikliği bulunan sözleşmeler, hukuken geçerli bir kaynak olmadıklarından gerek işletmelerin gerekse bireylerin ciddi sorunlar yaşamasına neden olmaktadır.

Özellikle sözleşmenin önemi ve sağladığı avantajlar dikkate alındığında karşılaşılabilecek risklerin boyutu önemli projelerde daha da artmaktadır. Tecrübelerimize göre çok büyük projelere ait sözleşmelerde dahi imza eksikliğine rastlanabilmektedir.

Netice itibariyle bu makalemizde sizlere sözleşmede imza eksikliği konusunda neler yapılabileceği hakkında bilgiler vereceğiz.

“Sözleşmenin Önemi” isimli makalemizi okuyarak sözleşmeler hakkındaki farkındalığınızı artırabilirsiniz.

https://youtu.be/K89Y21uHKzk

Sözleşmede İmza Eksikliğinin Başlıca Sebepleri

Sözleşmede imza eksikliğinin başlıca sebepleri arasında bilgi eksikliği gelmektedir. Gerçekten de firmalar sözleşme imzalarken sözleşmenin karşı tarafı hakkında yeterli bilgiye sahip olmadan yükümlülük altına girebilmektedirler. Özellikle köklü ve tanıdık işletmeler, bilgilerini karşı tarafa sunmak istememekte ve çoğu zaman güçlü bir konumda oldukları için bu hedeflerine kolay bir şekilde ulaşabilmektedirler.

İmza eksikliğine neden olan ikinci ana etken ise çalışanların sözleşme hukuku konusundaki deneyimsizlikleridir. Gerçekten de sözleşme hukuku bilgisi olmayan veya herhangi bir sözleşme avukatından ya da hukuk müşavirinden görüş almayan çalışanlar geçersiz sözleşmelerin doğmasına sebebiyet verebilmektedirler. Örneğin bir satın alma personeli bu konuda yeterli donanıma sahip olmadığı zaman geçersiz sözleşmeye dayalı mal alımı yapma riskini taşımaktadır.

Sebepleri saymakla bitmese de sözleşmede imza eksikliğine neden olan temel konulardan bir diğerine de değinmemiz şarttır. Bu husus tam anlamıyla yetki paylaşımıyla ilgilidir. Örneğin bir pazarlama direktörü sektörde çok etkin ve başarılı bir kariyere sahip olabilir ancak şirket tarafından imza yetkisi verilmediği için bu pazarlama direktörünün imzaladığı sözleşme geçersiz olmaktadır.

Bu tarz sorunların yaşanmaması adına imza eksikliği konusundaki tavsiyelerimiz sizler için yol gösteri olacaktır.

Sözleşmede İmza Eksikliğini Önlemenin Yöntemleri

1. Bu konudaki ilk tavsiyemiz sözleşme imzalanacak firmanın iyi araştırılması olacaktır. Öncelikle ticaret sicil gazetesinde firmanın imza yetkilileri tespit edilmeli akabinde imza sirküleri de talep edilerek işletmenin temsil kabiliyeti ölçülmelidir.

Önemle belirtmek isteriz ki bir sözleşmenin geçerli olabilmesi için hukuki dayanaklarının tam olması şarttır. Bu hukuki dayanaklardan ilki işletmenin ya da şahsın imzaya yetkili olup olmadıklarıdır. Talep edilecek belgelerle sözleşmede imza eksikliği büyük oranda azaltılacaktır.

2. Belgeler talep edildikten sonra bakılacak ilk şey, imza yetkililerinin kim olduğu ve bu yetkilerin sınırıdır. Örneğin bir yönetim kurulu üyesinin imza yetkisi 500.000-TL’ye kadarken diğerinin imza yetkisi 1.000.000-TL’ye kadar olabilir. Bu durumda sözleşme
bedelinin imza yetkisiyle uyumlu olması şarttır.

Kısacası yetkinin sınırları iyi bir şekilde tespit edilmelidir. Bir çerçeve mal alım sözleşmesinde fiyat belliyken miktar sabit olmayabilir. Bu durumda yukarıdaki örneğe göre sözleşme bedelinin 500.000-TL’yi aşması durumunda ilgili imza yetkilisinin attığı imza sözleşmede imza eksikliğine neden olacaktır. Bu durumda sözleşmeye 1.000.000-TL’ye kadar imza atma yetkisi bulunan kişi imza atması gerekir ki ilgili işletme hukuken borç altına girebilsin.

3. Sözleşmede imza eksikliğini önleme yöntemlerinden bir diğeri, ticaret kanunundaki şirket türlerini iyi tanımaktır. Şayet ticaret kanunundaki şirket türlerinin temsil yetkisi konusunda bilgi sahibi değilseniz bu konuyu araştırmanızı önermekteyiz. Örneğin anonim şirkette çift imza kuralı mevcuttur, fakat limited şirkette bu kural bulunmamaktadır.

Sözleşmede imza eksikliğini önleme yöntemleri anlatmakla bitmez. Ancak bizim size önerimiz, bir uzman sözleşme avukatı yahut bir hukuk müşavirinden görüş almanızdır.

Sözleşmede İmza Eksikliği Olması Durumunda Ne Yapılmalıdır?

İmza eksikliği olması durumunda yapılabilecek ilk şey sözleşmenin karşı tarafından söz konusu imza eksikliğinin giderilmesini talep etmektir. Özellikle ilişkilerin iyi olduğu bir ortamda bu talebin gecikmeksizin yapılması son derece önemlidir.

Bunun haricinde durum somut olaya göre değişmektedir. Zira sözleşmenin miktarı ve yapısı gereğince sözleşmede imza eksikliği bulunmasa dahi sözleşme geçersiz olmamaktadır. Örneğin bir kira sözleşmesinde eksik imza olmasına sebebiyle sözleşme geçersiz olsa da kanundaki hükümler gereğince kira sözleşmesi kurulduğundan kira ilişkisinin varlığı inkar edilemez. Aynı durum iş sözleşmeleri için de geçerlidir.

Yazılı şekilde şartı aranan sözleşmelerde imza eksikliğinin inkarı dürüstlük kuralına da aykırılık teşkil edebilmektedir. Örneğin tellallık sözleşmesindeki imza eksikliğinin ileri sürülmesi dürüstlük kuralına aykırılık teşkil ederken bir kredi sözleşmesindeki imza eksikliğinde bu tez ileri sürülemeyecektir.

Önemle belirtmek isteriz ki gönderilen belgelerdeki sahte bilgiler dolayısıyla sözleşmede imza eksikliği meydana gelmişse bu durumda ilgili makamlara özel belgede sahtecilikten suç duyurusunda bulunmak icap etmektedir.

Kısacası imza eksikliği sözleşmeler açısından son derece dikkat edilmesi gereken önemli bir husustur. Çoğu zaman yüksek miktarlı anlaşmalarda dahi imza eksikliği sebebiyle ciddi sorunlar yaşanabilmektedir. Bizim bu konudaki önerimiz sözleşme imzalamadan önce sözleşme avukatınızla iletişim kurmanızdır.

Avukat Ali Selim

Hukuk eğitimimi Marmara Üniversitesi'nde tamamladım. Avukatlık stajımı İstanbul Barosu'nda yaparak meslek hayatına atıldım. Kariyerim boyunca gerek butik ve yerel düzeyde çalışan gerekse ulusal ve uluslararası şirketlere hizmet veren hukuk bürolarında çalışma imkanım oldu. Burada edindiğim deneyimler neticesinde büyük ve küçük çaplı pek çok hukuki sorunla temas etme şansı yakaladım. İlerleyen süreçte meslek hayatıma özel sektörde devam etme kararı aldım. Sermaye şirketlerinde mesleğimi icra ederken özellikle kurumsal süreçleri yakından izleyerek hukuki danışmanlık alanında kendimi geliştirdim. Buradaki serüvenim boyunca neredeyse her alanda görev alarak pek çok konuda deneyim kazandım. Kariyer hayatım boyunca edindiğim önemli bilgileri ise kayda alarak ve tartışarak kıymetli yayın kuruluşlarında paylaştım. Çalışma alanlarımla ilgili olarak pek çok eğitim, seminer ve sertifika programına katıldım. Sözleşme hukuku, enerji hukuku, şirketler ve ticaret hukuku, iş hukuku, start-up ve girişimcilik hukuku, marka hukuku, birleşme ve devralma işlemleri, kişisel verilerin korunması, yatırım projeleri ve ihale süreçleri gibi pek çok hukuki süreci yakından takip ettim. Geldiğim noktada edindiğim bu profesyonel hukuk deneyimini mesleki anlamda kendini geliştirmek isteyen kişilerle ulaştırmayı hedefliyorum.

all author posts